Selam. Ben Kadir, 36 yaşındayım. Adapazarı’nın küçük bir beldesinde bir fabrikada Teknikerim. İşe başladığımda iş arkadaşlarımın sayesinde emekli Nurettin amcanın evini kiraladım. Zaten iki katlı bir evdi, üst katına yerleşmiştim. Nurettin amca 72 yaşında, hanımı Gül hanım ise 67 yaşında, bir de Meltem isminde dul bir kızları var. 44 yaşındaki Meltem de annesi gibi kapalı giyinen ve başı örtülü bir kadındı. Meltem’in askerde bir oğlu, bir de evli ve Ankara’da hemşirelik yapan bir kızı var. Maddi durumları pek iyi olmayan bu aile Nurettin amcanın emekli maaşı ve benim verdiğim kira ile kıt kanaat geçiniyorlardı. Günler geçtikçe bu aile ile samimiyetimiz ilerlemiş, artık Nurettin amca beni aileden saymaya başlamıştı. Cumartesi günleri benim araba ile pazara ve markete alış verişe gidip geliyor ve Cumartesi akşamları vardiyam olmazsa genelde onlarda beraber yemek yiyorduk.
Zamanla Meltem’in hikayesini öğrendim. İki çocuktan sonra kocası Hollanda’ya gitmiş ve bir daha dönmemiş, ne para göndermiş, ne telefonu, ne de adresi belli. Anlayacağınız terketmiş ve izini kaybettirmiş. Meltem de umudunu yitirince baba evine dönmüş, kaderine boyun büküp 15 senedir anne babasıyla yaşıyormuş. Bir akşam Nurettin amca rahatsızlanınca hep birlikte benim arabayla hastaneye götürdük. Sabaha karşı Meltem benimle eve dönmeye, Gül teyze hastanede kalmaya karar verdi. Hastaneye giderken evden aceleyle çıkmıştık, o sebeple ikimizin üzerinde de tişört ve eşofman vardı. Tabi Meltem’in başı her zamanki gibi örtülüydü. Arabada yanıma oturduğunda ilk dikkatimi çeken şey Meltem’in bacakları oldu. Meltem hep uzun etekler giydiğinden ilk defa eşofmanlı görüyordum. Giydiği dar eşofman Meltem’in bacaklarının ve kalçasının güzelliğini, dolgunluğunu ortaya çıkarmış, nedense acayip tahrik olmuştum…
Meltem ise babasının durumuna üzülmüş ve durup dururken birden ağlamaya başlamıştı. Sinirleri bozulmuş bir halde hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Hemen arabayı kenara çekip, elimi Meltem’in omzuna atarak, omzundan tutup biraz kendime çekerek, “Babanın korkulacak bir şeyi yok, üzülme, iyileşecektir!” deyip, sağ elimle omzunu okşayarak teselli etmeye başladım. O anda Meltem başını omzuma dayayarak ağlamaya devam ediyor, ama sanki Histeri içinde hıçkırıyordu. Meltem’e adamakıllı sarılıp kendime çektim, artık yanakları yanaklarıma değiyordu. Biraz sakinleyince kadar arabada o şekilde oturduktan sonra arabayı çalıştırıp yolumuza devam ettik. Eve vardığımızda ben Meltem’le beraber onların evine girdim. Meltem’i o halde yalnız bırakamazdım. Meltem’i üçlü koltuğa oturtup su getirdim. Yanına oturdum ve yine sarılarak omzunu okşamaya, teselli etmeye devam ettim. Ama vücutlarımız birbirine iyice yapışmış haldeydi…
Meltem su bardağını koymak için sehpaya doğru eğildiğinde beli götünün çatalına kadar açıldı ve tangası göründü. Bardağı koyduktan sonra tekrar sokuldu bana. Çok kısa gördüğüm bu sexy manzara beni kudurtmaya yetmişti. Meltem’i teselli okşamalarım devam ederken, artık sikim de müthiş sertleşmiş, okşamalarım omzundan koltuk altına kaymış ve göğsünün yanına inmişti. “Ağlama, üzülme…” derken, diğer elimi de baldırının üzerine koymuş, ufak ufak baldırını da okşamaya başlamıştım. Meltem’den hiçbir ters tepki yoktu, aksine bana daha da sokularak başını yine omzuma yaslamıştı. Bu durumdan cesaretlenerek biraz daha cüretkar davranıp, göğsünü resmen avcuma alırken, diğer elimle de yavaş yavaş baldırlarının arasını okşamaya başlamıştım. Meltem’in nefes alışları farklılaşmaya, ağlaması kesilerek yerini hafif hafif inlemelere bırakmıştı. Anlaşılan o anda Meltem de benim gibi halinden çok memnundu…
Göğsünü sıkarak avuçlarken, diğer elimi apış arasına kaydırmış, elimle baldırının iç kısımlarını okşarken, baş parmağımı da amına sürtmeye başlamıştım. Meltem birden başını omzumdan kaldırınca ben de aniden durdum. Ama Meltem’den, “Durma devam et, çok uzun zaman oldu, artık dayanamıyorum!” kelimeleri döküldü ve hemen dudaklarımız birleşti. Deli gibi öpüşüyor, birbirimizin dudaklarını adeta ısırıyorduk. Bir anda birbirimizin tişörtlerini çıkardık. Meltem boynumu boğazımı kemirirken, ben de onun sütyenini çıkarmış, o dolgun memelerini hem öpüyor hem ısırıyordum. Aşağılara inerek Meltem’in eşofmanını ve tangasını çıkarıp, kendim de tamamen soyunup, ağzımı Meltem’in amına dayadım. Amını hem emiyor hem de dilimle resmen sikiyordum. Meltem iyice kendinden geçmiş, o hafif hafif inlemeleri artık uzun Ohhh’lara Ahhh’lara dönüşmüştü…
Hemen koltuğa ters bir şekilde uzandım ve 69 pozisyonunu aldım. Amını dillemeye devam ederken, zonklayan sikim de Meltem’in yüzüne değiyordu. Birden sikimi tuttuğunu hissettim, sikimi kökünden kavramış suratına değdiriyordu. Ben de bu arada götünü parmaklayarak klitorisini emiyordum. Meltem’in amı adamakıllı sulanmış, vıcık vıcık suları akmaya başlamıştı. Deli gibi inliyor, garip garip sesler çıkarıyordu, ama benimkini bir türlü yalamıyor ve ağzına almıyordu. Bir ara yüksek bir sesle Ohhh’layıp kasılmaya başladığında amından da sular resmen fışkırıyordu. Amının sularını yalarken ensesinden bastırdım ve biraz istemeyerek de olsa nihayet o da benimkini ağzına aldı ve emmeye başladı. Başta çok acemice yapıyordu, demek ki ilk defa yarak yalıyor, ağzına alıyordu. Ama birkaç dakika sonra nasıl yapılacağını öğrenmişti, sikimi deli gibi ve iştahlıca emiyordu. Bir süre sonra ben de artık patlamak üzereydim, dönerek Meltem’in göbeğine oturdum ve göğüslerine fışkırmaya başladım…
Boşalmam bittiğinde Meltem’in yüzü gözü, ağzı burnu döl olmuştu. Başından başörtüsünü çıkararak başörtüsüyle ağzını yüzünü temizledim. Yanına uzanarak çıplak vücutlarımız birbirine yapışmışken tekrar öpüşmeye başlamıştık. Dolgun göğüsleri bir harikaydı, iri kahverengi uçlarını emdikçe Meltem deliriyor ve göğüslerini ağzıma yapıştırıyordu. Biz böyle yiyişirken benim sikim de Meltem’in apış arasına kaymış, orada yavaş yavaş yeniden kazık gibi sertleşmişti. Bunu hisseden Meltem bacaklarını hafif aralayıp sikimi apış arasına sıkıştırarak kasıklarını bana doğru bastırmış, iyice sertleşmiş sikim kendiliğinden Meltem’in kaygan amının dudakları arasından amının deliğine kaymıştı bile. O an Meltem birden bacaklarını açarak pozisyon almıştı, ben de bekletmeden yüklendim. Sikim Meltem’in daralmış amını resmen yararak sonuna kadar girdiğinde Meltem öyle bir çığlık attı ki, sesi salonda yankılandı resmen. Hiç yavaşlamadım, hızlı hızlı gidip gelmeye başladım. Şap şap sesleri ve Meltem’in Ahhh’ları Ohhh’ları birbirine karışmıştı…
Aradan beş dakika geçmişti ki, Meltem titreyip sarsılarak, “Bittim, öldümmm!” diyerek, beni bacakları ile kavrayarak sikimi amının içinde sıkıştırdı. O anda ikimiz birden patlamaya başlamıştık. Böğürerek birbirimize kenetlendik ve boşaldık. Yarım saat kadar o vaziyette yatmışız. O gün Meltem’le iki defa daha sikiştik. Sabah olurken beraber duş aldık. Benim işe gitmem gerekiyordu. Ben giderken, Meltem 15 yılın ardından bu sikişmenin açlığını gidermediğini, aksine canının daha çok istediğini söyledi. Şimdi kaç aydır geceleri herkes uyuduğunda gizlice yanıma geliyor ve sikişmeye devam ediyoruz.
Leave a Reply